Bazı annelerin 'ben daha çok zorlanıyorum' yarışı
Merhaba hunili anneler;
Bu yazımda değinmek istediğim konu aslında beni çok rahatsız ediyor. Yıllardır birbirimizi en iyi anlayacak insanlarken, yine birbirimizi en çok kıyaslayan, en çok eleştiren insanlar olduk. Çocuklarımızı kıyasladık yetmedi, anneliklerimizi kıyasladık yetmedi, şimdi yaşadığımız zorlukları kıyaslıyoruz.
Şunu asla unutmamalıyız; her insan farklıdır. Yani çocukta olsa, anne de olsa bambaşka insanlardır. Tahammül sınırlarını, hoşgörü seviyesi ve kültürel seviyesi farklıdır. Kaldı ki ikizlerimiz bile birbirlerinden ne kadar farklı davranışlar geliştiriyorlar. Ayrıca her insanın karşılaştığı olaylar, hayat şartları ve yaşantısı da farklıdır. Bir kişi herhangi bir olay karşısında hiç zorlamayacakken diğer bir kişi aynı olay karşısında yıkılabilir.
Şimdi özellikle sosyal medyada bazı anneler arasında inanılmaz bir çekişme görüyorum. Yorumlara baktığımda biri 'ben 2 saat uyumadım.' yazmış, diğeri ona 'dert yandığın şeye bak ben 4 saat uyumadım.' yazmış.
Şöyle bir örnek vereyim tek bebek annesi düşünün. Yanında yatılı yardımcısı var. Gece deliksiz uyuyor. Bebeği gayet güzel besleniyor. Ancak her annede oldugu gibi doğumdan sonra hayatı değiştiği için zorlanıyor ve bir yandan manikür yaptırırken bir yandan da size dert yanıyor. Şimdi bir başka tek bebek annesi düşünün. (Bizzat en yakın arkadaşlarımdan) Bebeği dogdugundan beri uyumuyor, ailesiyle aynı memlekette değil, sakinleştirici kullanmayı bile düşünüyor ancak siz onu hep gülümserken görüyorsunuz. Şimdi bu iki annenin zorluklarını kıyaslamak ne kadar doğrudur?
İkiz bebek annesinin zorluğuyla, üçüz bebek annesi kıyaslanır mı?
Geçmişinde ne yaşadığını bilmediğin bir insanla, kendini kıyaslaman ne kadar doğrudur?
Biri yazmış 'gurbette tek başına çocuk bakmak çok zor' diye. Diğeri durur mu yapıştırmış cevabı 'ben üç tanesine bakıyorum seninki ne ki?' diye. Neden bu kıyaslama?
Kimi hastadır, kimi borçtadır, kimi yakınını kaybetmiştir, kiminin eşi eve gelmiyordur, kimi dört bebeğe kendi bakıyordur, kimi hiç uyuyamıyordur zorlanır, kimi de kuaföre gidemiyordur, arkadaşlarıyla kahve içemiyordur, kiminin bakıcısı 4 dil bilmiyordur, kiminin eşi o akşam eve orkide yerine papatya getirmiştir, kimi güzellik uykusuna yatamıyordur zorlanır. Kıyaslama yapmayın.
Çoğu zaman insanlar evlerinden dışarı çıkamadıklarından sosyal ortamda bir nevi dertlerini paylaşıyorlar. Doğru dürüst bunu bile anlayamıyoruz.
Özellikle kadınlar, önce birbirimize destek olmalıyız. Birbirimizle sorunlarımızı kıyaslayacağımıza, birbirimiz için yapabileceğimiz bir şey var mı diye bakmalıyız.
Tıpkı sokakta karşılaşıpta bize 'Ooo daha dur bunlar iyi günlerin' diyen insanın bize hiç bir şey katmadığı ama 'sabret hepsi geçecek, daha onlarla kahve içeceksiniz.' diyen insanın bizi o anlıkta olsa motive ettiği gibi. Köstek değil destek olalım.
O zaman;
Sabırla bekleyin hunili anneler daha onlarla kahve içeceğiz😊
Instagram➡️ @carpiiki

Yorumlar
Yorum Gönder